Gazetede Pazar günü yer alan habere göre, sol eğilimli BirGün gazetesinden üç gazeteci, İstanbul başsavcısıyla bağlantılı bir haber nedeniyle terörle mücadele yasası uyarınca birkaç saat gözaltında tutuldu.
Hareket, Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) ve Türkiye’nin ana muhalefetteki CHP partisi tarafından kınandı.
İnternette çalışan gazeteciler Uğur Koç ve Berkant Gültekin BirGun.net ve genel yayın yönetmeni Yaşar Gökdemir, Cumartesi günü geç saatlerde “terörle mücadele çabalarında bulunan bireyleri hedef aldıkları” gerekçesiyle evlerinden alındı, BirGun genel yayın yönetmeni İbrahim Varlı X’e yazdı.
Bunun, hükümet yanlısı Sabah gazetesinden bir gazetecinin İstanbul başsavcısı Akın Gürlek’i ziyaret etmesiyle ilgili “Sabah’ın kendisi tarafından daha önce duyurulmuş olan” bir hikaye üzerine olduğunu söyledi. Varlı yetkilileri “soruşturma ve gözaltılarla basını ve toplumu sindirmeye çalışmakla” suçladı.
BirGün, duruşmada Gültekin’in serbest bırakıldığını, ancak Gökdemir ve Koç’a şartlı tahliye verildiğini ve haftada bir mahkemeye rapor vermeleri emredildiğini söyledi. Çiftin Türkiye’den ayrılması da yasaklandı.
AFP muhabirine göre, mahkeme dışında yaklaşık 100 protestocu gazetenin kopyalarını ve “BirGün sessiz kalmayacak” ve “Gazetecilik suç değil” yazılı tabelaları elinde tuttu. Ankara’da yaklaşık 300 kişi toplandı.
Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF)’den Erol Önderoğlu, gözaltıları “kabul edilemez” olarak nitelendirdi.
“Savcının tarafsızlığını eleştiren bir haber üzerine yapılan bu eylem haksızdır” diye yazdı X.
İstanbul başsavcısı hakkındaki makaleler, geçtiğimiz aylarda, İstanbul muhalefetteki belediye başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen soruşturma ve geçen yıl CHP muhalefet lideri Özgür Özel hakkında yürütülen bir soruşturma da dahil olmak üzere birçok yasal soruşturmayı tetikledi.
X üzerine yazan Özel, BirGun tarafından bildirilen ayrıntılar daha önce yayınlanmış olduğu için tutuklamaları “eşi görülmemiş bir utanç” olarak kınadı.
“Bundan bir suç uydurmaya çalışmak bir suçluluk işaretidir” diye yazdı.
Özel, Kasım ayında, Pazar günü X’te tekrar kullandığı bir ifade olan “seyyar giyotin” olarak adlandırdığı Gürlek hakkındaki sözleri üzerine “bir kamu görevlisine hakaret etmek” ve “terörle mücadele çabalarına karışan kişileri hedef almak” suçlamasıyla soruşturma altına alındı.
MLSA medya hakları grubu, 6 Ocak’ta Türkiye’de en az 30 gazeteci ve medya çalışanının hapiste, dördünün ev hapsinde olduğunu söyledi. 2024 yılında, 366’sı gazeteci olmak üzere 1.856 sanığın katıldığı 281 ifade özgürlüğü davasını izlediğini söyledi.
Gözaltına alınan gazetecilerin sayısı o zamandan beri arttı. Muhalefetteki Halk TV için çalışan üç gazeteci, aralarında İmamoğlu’nun da bulunduğu chp’li muhalif belediye başkanlarının da yer aldığı soruşturmalarda yer alan uzman bir tanıkla röportaj yaptığı gerekçesiyle Ocak ayında gözaltına alındı.
İki kişiye şartlı tahliye hakkı verildi, ancak genel yayın yönetmeni Suat Toktaş, Gazetecileri Yansıtma Komitesi (CPJ) tarafından “Türk makamlarının eleştirel sesleri susturmaya yönelik siyasi bir hareketi” olarak kınanan bir hareketle parmaklıklar ardında kaldı.
DHA haber ajansı ve Halk TV, Gürlek’in emrettiği bir başka soruşturmada, Fransız casus gerilim filmi Büro’da Kürt militanı canlandıran oyuncu Melisa Sözen’in bu hafta polis tarafından “terör propagandası” iddiasıyla sorgulandığını söyledi.
Soruşturma, Ankara’nın yasaklı Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile bağlantılı olduğunu söylediği Suriyeli Kürt YPG militanlarının giydiklerine benzediği iddia edilen kısım için giydiği yorgunluklarla ilgiliydi.